Dağın Sesi


Yasunari Kavabata Dağın Sesi’nde (Kasım 2010, çev. Dost Körpe, Doğan Kitap) yaşlı bir adamın gözünden bir ailenin öyküsünü anlatıyor. Bir işadamı olan Ogata Şingo, karısı, oğlu ve gelini ile birlikte yaşamaktadır. Yeni yeni başlayan unutkanlık, küçük hafıza kayıpları hayatının sonuna geldiğini düşündürmektedir. Tüm hayatını, kurup korumaya adadığı ailesinin görüntüsü ise pek içaçıcı değildir. Sıradan bir ev kadını olan karısıyla aralarında bir sorun yoktur ama genel olarak ondan pek memnun değildir. Birlikte yaşadıkları onlarca yıl yanlış bir evlilik yaptığını düşündürmektedir. Çocuklarının iyi birer evlat olarak yetişmemesinin nedeni olarak da karısını görmektedir. Kızı küçük yaşta serseri bir adamla yanlış bir evlilik yapmıştır. Aynı işyerinde çalıştıkları oğlunun ise aklı fikri başka kadınlardadır. Şingo’nun güzelliği, iyiliği ve zerafetiyle beğenip taktir ettiği gelinini ihmal etmekte, eve gece geç saatte sarhoş olarak dönmektedir.

Ailenin huzurlu görünen yaşamı Şingo’nun oğlunun çocuklu bir dulla ilişkisi olduğunu öğrenmesi ve kızının kocasını terk edip çocuklarıyla baba evine dönmesi ile kırılma noktasına gelir. Şingo uykusuz gecelerde dağın sesini dinlerken ölümün yakında olduğunu hatırlayıp kendiyle hesaplaşır. Çocuklarının mutlu evlilikler yapamamasından kendini sorumlu tutar. Birlikte olmaktan huzur duyduğu, görünce keyfinin yerine geldiği tek insan gelinidir. Oğlunun evliliğinin kurtulmasını da sadece gelininin evden ayrılmamasını sağlamak için ister. Kocasının kendisini aldattığını öğrendiğinde evi terk edip karnındaki bebeği aldıran gelininin eve dönmesini de o sağlayacak ve gelini de “siz aramasaydınız dönmezdim” diyecektir.

Kavabata’nın çok sade bir anlatımı var. Minmalist bir anlatım. Bu sade anlatımla, kısa cümlelerle büyülü ama son derece gerçekçi bir ortam yaratıyor. Aile hayatı ile doğadaki değişimlerin birbirini tamamlaması anlatıma farklı bir tad katıyor. Küçük fırça darbeleriyle tabloyu oluştururken bir yandan yaşlı bir adamla genç bir kadın arasında her an tutkulu ve cinsellik de içeren bir aşka dönüşebilecek hissi veren bir ilişki ve güçlü bir bağ gelişirken, diğer yandan bir ailenin çözülüp dağılmasını izliyoruz. Kavabata geleneksel değerlerini geride bırakıp modernleşen Japon toplumunu Şingo’nun aile ve iş yaşamından ince gözlemlerle yansıtırken bu hali yaşayan bizim gibi toplumlara da bir örnek sunmuş oluyor.

Edebi tadıyla, işlediği konuyu veriş biçimiyle, sade görüntüsünün ardındaki güçlü anlatımıyla Dağın Sesi gerçek bir başyapıt.

Yorumlar