“Sinemaya 26.9 milyon veren devletin edebiyata 463 bin lira
vermesi adil midir?” diye sorarak bitirmiştim geçen haftaki yazımı. Kütüphaneler
ve Yayımlar Genel Müdürü Hamdi Turşucu arayıp edebiyata doğrudan ya da dolaylı
yollardan verilen desteğin 463 bin liradan ibaret olmadığını söyledi. Kütüphanelere
kitap alımı, TEDA çeviri destek programı, uluslararası kitap fuarlarına edebiyat
ajanslarının katılımı gibi desteklerin yıllardır verildiğini de ekledi.
2014 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı halk
kütüphanelerine kitap ve süreli yayınlar alımı için 9.240.000 lira bütçe
ayrılmış, Bu bütçe çeşitli kaynaklardan yapılan aktarmalarla 10.555.000 liraya
yükseltilmiş. Kitap alımına 8.025.000 lira, dergi alımına 2.530.00 lira bütçe
ayrılmış. 2013 yılında bütçe 9.070.000 liraymış. Bu bütçe ile 1.202.320 adet
kitap satın alınmış. 263 dergiye de abone olunmuş.
Halk kütüphanelerine kitap alımı, zamanında hem bütçesinin
çok az olması hem de kitap alımındaki yöntemler nedeniyle çok konuşulmuştu.
Dönemin bakanının siyasi eğilimine göre hatta milletvekili seçildiği ile göre
kitap alımları yapılmasını ben de eleştirmiştim. On yılı aşkın bir süredir
kitap alımları sektör temsilcilerinin de yer aldığı “Yayın Seçme Kurulu” tarafından
yapılıyor. Başvuru yapan hemen her yayınevinden halk kütüphanelerinin
ihtiyaçları göz önüne alınarak kitap alındığı, bir ayrıma gidilmediği
görülüyor. Aynı şekilde dergi aboneliğinde de bir ayrım yapılmıyor. Neredeyse
tüm edebiyat dergilerine abone olunmuş. Okura ulaşmakta büyük güçlük çeken,
kitapçılarda bulunmayan edebiyat dergileri bakanlık desteği ile yaşıyor bile
denilebilir.
2005 yılında başlatılan Türk Edebiyatının Dışa Açılımı
Projesi (TEDA) ile bugüne dek 54 dilde 1456 esere destek verilmiş ve 1233 kitap
yabancı dillerde yayımlanmış. TEDA desteği ile yayınlanmış son 30 kitap
arasında Ayşe Kulin, Yaşar Kemal, Sabahattin Ali, Ahmet Ümit, Ahmet Hamdi
Tanpınar, Orhan Pamuk, Sevgi Soysal, Tuna Kiremitçi, Nâzım Hikmet, Hakan Günday
gibi yazarların kitapları var. 1233. kitap Ömer Seyfettin’den “Seçme Hikâyeler”,
Makedonca’da Almanah Yayınevi’nden çıkmış. (bkz. teda.gov.tr) 2014 yılında TEDA
desteği için 2.250.000 lira ayrılmış. TEDA programı ile eşgüdümlü olarak 2006
yılından beri uluslararası kitap fuarlarına edebiyat ajanslarının katılımı da
destekleniyor.
Kütüphanelere kitap alımı, dergi abonelikleri, TEDA
destekleri toplanınca edebiyata doğrudan ya da dolaylı yolla verilen desteğin
13 milyon 268 bin liraya ulaştığını görüyoruz. Uluslararası kitap fuarlarına
katılım, edebiyat ajanslarına verilen destekler, bakanlıkça hazırlatılan anma
kitaplarına harcanan bütçe bu toplama dahil değil. Onları da eklersek edebiyata
verilen destek herhalde 15 milyon lirayı bulur, hatta aşar.
Edebiyatı teşvik projesi aleyhinde kampanya yürütenlerin bu
desteklere karşı çıkmadığı gibi bazılarının yıllardır ticari işlerini bu
destekler sayesinde yürüttüklerini biliyorum. Hemen hepsinin kitapları halk
kütüphanelerine alınıyor, TEDA desteği ile yabancı dillerde yayımlanıyor,
bakanlık desteği ile ajansları uluslararası fuarlara katılıp eserlerinin çeviri
haklarını satmak için çalışıyor ve bakanlığın abone olduğu dergilerde şiir ve
öyküleri yayımlanıyor. Sonra da destek alanları katillerle işbirliği yapmakla
suçlamaya kadar varan hakaret, iftira ve küfürlerle, “Devlet edebiyatı teşvik
etmesin” diye kampanya yürütüyorlar.
“Ele verir talkını kendi yutar salkımı” diye bu duruma çok
uygun bir atasözümüz var. Edebiyatı teşvik programının seçici kurulunun, destek
alanların gizli tutulmasını, açıklanmamasını kıyasıya eleştirenlere soruyorum; Yıllardır
destek aldığınız kurullarda kimlerin yer aldığı, kimlere, ne kadar destek verildiği
açıklanıyor mu? Daha da önemlisi siz hangi kurullardan, kaç yıldır, ne kadar
destek aldınız? Neden hep suskun kaldınız, aldığınız destekleri hiç
açıklamadınız?
17.09.2014
Yorumlar